Haber Detayları

Haber Detayları

KIZAMIK, KIZAMIKÇIK VE KABAKULAK ENFEKSIYONLARINDA AŞILAMA

Blog Single

KIZAMIK

Kızamık dünya çapındagörülen oldukça bulaşıcı bir hastalıktır. Enfeksiyon ateş, halsizlik, öksürük,nezle ve konjonktivit ile ağız içi enantrem (koplik lekesi) ve makulopapülerdöküntü ile karakterizedir. Tanı genellikle kliniktir. Tanı kesinleştirmekistendiğinde veya klinik olarak tanı konulamamış olan hastalarda ıgM, ıgGserolojik tanı veya measles RNA rt-PCR yöntemi ile tespiti yapılabilir.Tedavinin temeli destek tedavidir. Aşı hastalıktan oldukça koruyucudur.

Kızamık hastalığıbulaşıcılığı çok yüksek olup hastalığa açık kişinin teması durumunda yüzde90’ın üzerinde enfekte olduğu bilinmektedir. Enfekte olan kişide hastalıkinkübasyon periyodu, prodrom, döküntü, bağışıklanma ve iyileşme süreci şeklindeseyretmektedir.

İnkübasyon periyoduolarak bilinen virüsün vücuda mukoza veye konjonktiva yoluyla girip çoğalmasıve yayılması kızamık hastalığı için 6 ila 21 gün arasındadır(ortalama 13).(1)Bu süreç nadiren semptom bildirildiği ifade edilse de çok yüksek oranda asemptomatikgeçmektedir.

İnkübasyon periyodunuprodrom süreci takip etmektedir. Bu süreç 2-4 gün arasında sürmektedir. Tipikolarak ateş, halsizlik, iştahsızlık ile başlayıp konjonktivit, nezlebelirtileri ve öksürük ile takip eden bir süreç beklenmektedir. Prodromalsemptomlar ekzantem sürecinden öncesinde yoğunlaşmaktadır. Döküntü başlamadanyaklaşık 48 saat öncesinde kızamık için karakterize koplik lekesi olarakbilinen ağız içi 2.molar diş hizasında kırmızı tabanlı üzerinde 1-3mm beyazrenkli enantrem belirebilmektedir. Tüm kızamık hastalarında görülmese degörülmesi kızamık için güçlü bir belirteç olduğundan tanıda kızamık düşünülenhastalarda koplik lekesi aranmalıdır. Bu belirti yaklaşık 1-3 gün kalır vedöküntü ortaya çıkması ile birlikte kaybolmaktadır.(2)

Döküntü eritemli,makulopapüler kranialden kaudale olarak tanımlanmaktadır alından boyna ordanüst gövde devamında alt gövde ekstremiteler ve nadiren el ve ayak ayalarındagörülmektedir. Döküntüler peteşik döküntüden hemorajik döküntüye kadar çeşitliolabilmektedir. Döküntünü başladığı evrenin ilk günlerinde ateş görülebilir.Döküntüye diğer eşlik edebilen semptomlar ise farenjit, konjontivit,lenfadenopati başta olmak üzere splenemogali de görülebilmektedir.(3)

Döküntüler ortayaçıktıktan 3-4 gün sonra kahverengimsi renk alarak değişmeye başlar ortalama6-7. Günde de soluklaşarak yer yer soyulmalar görülebilen döküntüler çıkışsırasına göre kaybolmaya başlamaktadır.

Döküntüden sonrahastalar iyileşme evresine geçtiklerinde öksürük semptomu 1-2 hafta daha devamedebilmektedir. Fakat döküntünün ilk 1-2 gününden sonra görülen ateşkomplikasyon düşündürmektedir. Komplikasyon görülmemiş olan hastalardabağışıklık sistem bozukluğu yoksa genellikle ömür boyu bağışıklıkgelişmektedir.

Kızamık vakalarınınyaklaşık yüzde 30’un da en az bir komplikasyon görülmektedir.(4) Diyare en sıkgörülen komplikasyon olmakla birlikte en ölümcül komplikasyon ise solunum yoluve ensefalit kaynaklı komplikasyonlardır. Subakut sklerozan panensefalit isekızamık enfeksiyonundan 7-10 yıl sonra görülebilen ölümcül, ilerleyici vedejeneratif bir hastalıktır. Kızamık ve komplikasyonlarına bağlı ölüm oranıgelişmekte olan ülkelerde %4-10 olarak belirtilmiştir. Ölüm ve komplikasyonaçısından risk grupları arasında bağışıklığı baskılanmış kişiler(AIDS, Lenfomave diğer maligniteler,T hücre supresyonuna neden olan ilaç kullanımı),hamileler, beslenme bozukluğu olanlar ve ileri yaş grupları bulunmaktadır.(5)

Tedavi genelde destektedavidir. Kızamık için spesifik bir antiviral tedavi bulunmamaktadır. Avitamini desteği konuşulmaktadır. Vitamin eksikliği bulunan kişilerde kızamıkdaha ağır komplikasyonlu seyrettiğinden özellikle çocuklarda A vitamini desteğiönerilmektedir. A vitamin desteği alan hastalarda mortalite ve morbiditedeazalma gösterilmiştir. Ayrıca belirlenmiş(<12 ay çocuklar, >12aylık+solunum sıkıntısı olan hastalar, immunsupresifler) risk gruplarındaribavirin tedavisi önerilmektedir.

Ayrıca kızamıktedavisi için özellikle komplikasyonların yönetimi açısından WHO detaylı bir tedaviklavuzu yayınlamıştır. Genel anlamda destekleyici tedavi, ateş düşürücüler,sıvı replasmanı gibi tedavilere ek olarak pnömoni ve otitis media gibi sekonderenfeksiyonların tedavisi konusunda öneriler yer almaktadır. Klavuzda ayrıcanöbet ve solunum yetmezliği yönetimi de yer almaktadır.(6,7)

Hastalıktan korunmaiçin ise aşılama çok önemlidir. Ayrıca enfeksiyon kontrolü açısından olası vekesin vakaların döküntü başlangıcından 4 gün sonraya kadar izolasyonusağlanmalı. Maruz kalan duyarlı kişiler ise 5.gün ile 21.gün arasında izoleedilmelidir.

Günümüzde hastalıktankorunmanın en önemli kısmı aşılamadır. CDC verilerine göre yılda kızamık vekomplikasyonlarına bağlı kayıplar yıllık 110.000lerdedir. Bu sayının aşılamaylaçok hızlı bir şekilde değişebildiğini ve özellikle ölümlerin aşılama yapılmayanülkelerde görüldüğü ifade edilmiştir. 2000-2007 arasında aşılama yapmış olangelişmiş ülkelerde kızamık neredeyse tamamen kontrol altına alınabilmişken2011’den sonra hafif artış gözlenmiştir ve Amerika’da yıllık ortalama 63 oalnvaka sayısı 2019’da sadece ilk 6 ayda 1000’in üzerinde vaka bildirilmiştir vebu vakaların büyük kısmı aşısız kişiler arasındadır.(8)

Kızamık aşısı ilk defa1963 yılında uygulanmıştır ve sonrasında 1971 yılından itibaren birleştirilerekKKK aşısı olarak üretilmeye ve uygulanmaya başlanmıştır. Türkiye’de kızamıkaşısı 1970 yılında uygulanmaya başlanmıştır. Ülkemizde 2002’den bu yana kızamıkeliminasyon programı yürütülmektedir. Aşılamada 2006 yılından bu yana KKKolarak devam edilmektedir.

Aşının etkinliği CDCtarafında tek dozdan sonra %93 iken ,2 dozdan sonra %97’yeçıktığı.belirtilmiştir.

Temas sonrasıkoruyuculuk ilk 72 saat içerisinde yapılacak olan tek doz aşılama ileyapılmaktadır. Gebelerde, immunyetmezlikli kişilerde ve 12 ay öncesiinfantlarda temas sonrası 6.güne kadar immun globülin verilebilir. IVIG verilenhastatalarda aşı 6. Aydan sonra başka kontrendikasyon olmadığı durumlardayapılabilmektedir.

KIZAMIKÇIK

İlk defa 2 almanklinisyen olan De Bergen ve Orlow tarafından 1750lerde tanımlanmış olankızamıkçık o sebeple Alman kızamığı olarak da anılabilmektedir. Kızamığın birvaryantı olarak düşünüldüğünden 3 gün kızamığı olarak da ifade edilen hastalıkdaha sonrasında 1866 de kızamıkçık olarak olarak adlandırılmıştır.(9)

Hastalığın önemikonjenital katarakt vakalarının annenin gebelikte geçirmiş olduğu kızamıkçıkile ilişkilendirilmesi sonrası artmıştır. Konjenital rubella sendromutanımlandıktan sonra ciddiyeti anlaşılmıştır ve aşı geliştirme çalışmalarınınhızlanmasına neden olmuştur. (10)

Kızamıkçık içinkuluçka süresi 14-18 gündür. Virüs solunum yoluyla bulaşmaktadır ve sıklıklaenfekte kişilerle yakın temas sonrası bulaş görülmektedir. Virüs ilkreplikasyonunu nasofarinkste ve bölgesel lenf nodlarında gerçekleştirdiktensonra viremiye neden olur vireminin oluşması bulaştan 5- 7 gün sonrasına denkgelmektedir. Enfekte kişiler semptom göstermeden 1-2 hafta öncesine kadarvirüsü yayabilmektedir. Kızamıkçık vakalarının çoğu asemptomatik olduğundanbulaşıclığı tanınamamaktadır. Döküntü bulaştan 14-17. günde gelişmektedir veantikor gelişimi ile azalmaktadır. Kızamıkçık enfeksiyonu sonrası ıgG antikorgelişmektedir fakat buna rağmen tekrar kızamıkçığa maruz kalanlarda viremiolabilmektedir. Sornaki enfeksiyonda antikor titresi artarak koruyuculuksağlasa da nadiren fetüs için risk yaratan duruma neden olabilmektedir.Re-enfeksiyon nedeniyle fetüs etkilenmiş olan vakalar bildirilmiştir.(11)

Hastalık çocuklardayetişkinlere göre daha cok asemptomatik ve komplikasyonsuz geçirilmektedir. Postnataldönemde enfeksiyon genelde hafif sistemik semptomlar eşlik eden makulopapulerdöküntü ile görülmektedir. Kızamıkçıkta lenfadenopati tipik olarak posteriorservikal, posterior auriculer ve suboksipital bölgede görülmektedir. Döküntügenelde makulopapüler tarzda yüzde başladıktan sonra 24 saat içinde gövde veekstremitelere yayılmaktadır. Yaklaşık 3 güne kadar devam etmektedir. Bazı 8güne kadar uzayanlarda bildirilmiştir. Kızamığın döküntüsüne benzese deyayılımı cok daha hızlıdır ve birleşme eğilimi göstermeyen bu döküntülerde renkdeğişikliği de beklenmemektedir. Döküntülere eksudatif olmayan konjonktiviteşlik edebilir ve bazı hastalarda yumuşak damakta Forchheimer lekeleri denilenkırmızı ekzantemler görülebilmektedir.

Gençlerde veyetişkinlerde hastalık daha uzun sürebilmekte ve daha sıklıkla semptomatikseyretmektedir. Semptomlarda sıklıkla ateş bulunmaktadır ve döküntülerçocuklardakine benzerdir. Artrit ve artralji hastalık seyri sırasında gençlerdeve yetişkinlikte özellikle kadınlarda %70 oranda görülebilmektedir. Artrit veartralji dizler, bilekler ve parmaklarda sıklıkla görülmektedir. Döküntü ilebirlikte ortaya çıkan bu semptomlar 1 ay veya daha uzun devam edebilmektedir.Ek semptom olarak konjonktivit, testiste ağrı ve orşit görülebilmektedir.(12)

Kızamıkçıktakomplikasyon yetişkinlike daha sık görülmektedir. Postenfeksiyöz ensefalitimmun ilişkili olarak görüldüğü belirtilmektedir ve yaklaşık 6000 vakada birgörülen bu komplikasyon döküntüden sonraki 1 hafta içinde görülmektedir.Progresif rubella panensefaliti ise nadir görülen yıkıcı bir komplikasyondur.Hemorajik komplikasyonlar ise 3000 vakada 1 olarak diğerlerinin aksineçocuklukta daha sık görülen komplikasyondur.

Konjenital rubellasendromu kızamıkçıktan belkide en çekinmemize neden olan ve istenmeyentablodur. Gebelikte geçirilen kızamıkçık tablosunda fetüsün etkilenmesi sonucugörülen bu tabloda sıklıkla duyma kaybı görülmektedir. Duyma kaybını zihinselengellilik, kardiovaskuler ve oküler defektler takip etmektedir.

Kızamıkçığın tanısıklinik olarak konulmaktadır. Ayırıcı tanıda parvovirüs, enfeksiyoz mononüklous,hhv6-7, döküntü enteroviral enfeksiyonlar, toxoplasma, ilaç reaksiyonu gibidöküntü görülebilen tablolar bulunmaktadır. Fakat tanıya yönelik tetkikkonjenital rubella sendromu gibi önemli sonuçlara neden olabilecek tablolardaveya rubella ilişkili komplikasyon düşünülen durumlarda gereklidir. Bu gibidurumlarda enzim immunassay yöntemi ile spesifik ıgM antikor tespiti ile tanıkonulabilmektedir. IgM döküntüden 4 gün sonra tespit edilebilir olduktan sonra6-8 hafta daha saptanabilmektedir. Ayrıca nazofaringeal virüs izolasyonugebelikte kızamıkçık tanısı için kullanılabilmektedir. Konjenital enfeksiyontanısı için viral izolasyon amaçlı kord kanı veya plasenta kullanılabilmektedir.Doğumdan sonra ise nazofarinks ve idrar diğer virüs izolasyonu içinkullanılabilen örneklerdir. Virüs izolasyonu yöntemsel ve maliyet nedeniyleuygulamada sık tervih edilmemektedir. Daha çok amniyondan alınan örnektenrt-pcr ile kızamıkçık RNA tespiti kullanılmıştır(13)

Tedavi tamamıyladestek tedaviden oluşmaktadır kızamıkçığa özel tedavi yoktur ve özel bir öneribulunmamaktadır. Komplikasyon görülen hastalarda komplikasyonlara yöneliktedavi uygulanmaktadır.

Hastalıktan korunmanınyolu aşılamadır. Aşılamanın ise asıl amacı konjenital kızamıkçıktır. Kızamıkçıkaşılaması 12.aydan sonra en az 1 doz uygulanmalıdır. 1.dozdan sonra koruyuculuk%95 üzerindedir. Şuanda birçok ülkede kızamıkçık aşısı KKK aşısı olarakuygulanmaktadır.(14)

KABAKULAK

Kabakulak aşı ileönlenebilen bulaşıcı bir viral hastalıktır. Okul çocuklarında ve gençerişkinlerde sıklıkla görülmektedir.Amerika’da 1967 yılında aşılamadan önce tambildirilmemiş haliyle bile 186000 olarak bildirilen ve muhtemelen çok dahayüksek olan vaka sayısı aşılamadan sonra yıllar içerisinde düşerek aşılamaöncesi ve sonrası sayılara bakıldığından %99dan fazla gerileme görülmüştür.(15)

Kabakulak oldukçabulaşıcıdır solunum yolu ve direk temasla bulaşmaktadır. Genç erişkinlerdeüniversite yurtları gibi toplu yaşanan yerlerde sık yayılırken okul çocuklardaaile içi bulaşa daha sık neden olmaktadır. Kuluçka süresi 16-18 gündür.Bulaştırıcılık parotit başlamadan 7 gün önce ve sonraki 8.güne kadargörülebildiği bildirilmiştir. Kabakulak tipik olarak birkaç günlük ateş, başağrısı, kas ağrısı, yorgunluk ve iştahsızlık ile başlar; bu belirtilerigenellikle 48 saat içinde tükürük bezi şişmesi izler. Parotid sıklıkla 2-9 yaşarası çocuklarda görülür ve kulak ağrısı ilişkili hassasiyet sıklıkla parotisşişmesinden önce gelir. Parotid tek taraflıda görülebilsede vakaların %90’ındabikaç gün içinde diğer tarafta da belirir. Yaklaşık 10 gün sürer. Fizikmuayenede mandibula açısı kaybolmuştur ve stensen kanalı ağzı genişlemiş vekızarmıştır. Laboratuar bulgularında lenfosiztoz ile birlikte lökopenigörülebilmekte ve amilaz yüksekliği görülebilmektedir. Kabakulak genelliklebirkaç hafta içerisinde kendinş sınırlayarak iyileşmektedir. Kabakulak yüzde10-15 asemptomatik seyredebilmektedir. Asemptomatik geçirme oranı yetişkinliktedaha sık olsa da semptom gelişmesi durumunda çocuklara göre yetişkinlerde dahaağır seyretmektedir.(16)

Kabakulakkomplikasyonları arasında orşid ve nörolojik komplikasyonlar bulunmaktadır bukomlikasyonlar parotid görülmeden gelişebilmektedir. Komplikasyonlaraşısızlarda daha yaygın olsa da aşılı olup kabakulak enfeksiyonu geçirenkişilerde de görülebilmektedir.

Epididimorşit en sıkgörülen komplikasyondur ve postpubertal erkeklerde vakaların %15- 30’undagörülür. Semptom parotid başlangıcını takiben 5.-10.günlerde görülmektedir veateşle birlikte şiddetli testis ağrısı, skrotumda şişlik ve eritemgörülmektedir. %60-80 tek taraflı görülmektedir. Unilateral orşit geçirenlerin%30-50sinde testiküler atrofi görülmüştür. Bilateral orşit geçirenlerdefertilite azalması görülmüştür. İnfertilite nadir görülmektedir bilateral orşitgeçirmiş hastalarda unilateral geçirenlere oranla daha sıktır.(17)

Ooforit postpubertalkadınların %5’inde görülmektedir ve alt karın ağrısı, ateş, bulantı gibişikayetlerle ortaya çıkmaktadır.Ayrıca mastit ve erken menopoz ileilişkilendirilmiş olsa da kadın infertilitesinde rolü net değildir.

Kabakulağın diğerkomplikasyonları arasında nörolojik komplikasyonlar vardır. Menenjit, ensefalitve sağırlık görülen nörolojik komplikasyonlardandır. Aşılama öncesinde menenjitve ensfalitin en sık viral nedenleri arasında olan kabakulak sensorinöralişitme kaybının ise çocuklardaki en sık sebebiydi.

Aseptik menenjitkabakulağın en sık görülen nörolojik komplikasyonu olup vakaların %1- 10’undagörülmektedir. Erkeklerde kadınlara oranla 3 kat fazladır.Klinik belirtilertipik olarak baş ağrısı, hafif ateş ve ense sertliği ile görülebilmektedirsemptomların ortaya çıkış zamanı parotid gelişiminden bağımsızdır. Kabakulakaseptik menenjiti genellikle benign bir seyir gösterir ve nörolojik defisitbırakmadan tam iyileşir.

Yaygın aşılamadan öncesık olan ensefalit aşılama sonrası oldukça azalmıştır ve parotidden bağımsızolarak ateş, bilinç değişikliği, nöbet ve tam/kısmi felç belirtileri ile görülmektedir.Genellikle tamamıyla iyileşmektedir. Nadir vakalarda hidrosefaliraporlanmıştır.

İşitme kaybıkabakulakta görülen diğer komplikasyonlar arasındadır ve vakaların çoğunda akutşitme kaybı ile görülmektedir.Bazı vakalara vestibuler semptomlar eşliketmektedir.

Daha nadir görülenkomplikasyonlar ise başlıca artrit, myokard tutulumu, pankreatit, intestinalnefrit ve tiroiditdir.

Kabakulak tanısıkişinin maruziyeti olması ve klinik belirtileri uyması durumundadüşünülmelidir. Aşılanmamış kişiler özellikle yüksek risk altındadır ve yüksekriskli bölgelerde aşılanmış kişilerde de görülebileceği düşünülmelidir.Kabakulak şüpheli kişiler damlacık yolu izolasyon kurallarına göre izoleedilmelidir. Tanı laboratuvar testleri ile konulabilmektedir. Laboratuvartanılarında kabakulak virüsünün RNA’sının RT-PCR ile izolasyonu ve pozitifspesifik ıgM tespiti ile konulmaktadır. RNA tespiti için alınacak olan bukkalveya oral örnek parotid başlangıcından sonra en kısa sürede alınmalı ve parotisbezine yapılacak masaj sonrası stensen kanalı etrafından alınmalıdır. Klinikbaşlangıcından itibaren örnek alımı 3 günden daha kısa sürede alındıysa hemantikor hem RT- PCR negatif gelebilmektedir ve 5-10 gün içerisinde tekraredilmelidir.(18)

Kabakulağın spesifikbir tedavisi bulunmamaktadır. Tedavi destek tedaviden oluşmaktadır.Analjezik/antipiretik tedavisi önerilmektedir. Parotid rahatsızlığı içinsoğuk/ılık kompress önerilebilir. Orşitte Non-steroid anti inflamatuarlar,inflame testisin desteklenmesi ve soğuk uygulama önerilebilmektedir.Komplikasyona göre ona yönelik tedaviler ayrıca komplikasyona özgüdür.

Enfeskiyondankorunmada asemptomatik vakalarda veya parotid gelişmeden günler öncesindentükrükte virüs bulunduğundan yayılım görülmektedir. Fakat parotid gelişenhastalar hala virüsü yaydığından parotid gelişiminden en az 5 gün sonrasınakadar damlacık yolu izolasyonu sağlanmalıdır. Kabakulak maruziyeti öncesindeyapılacak olan aşının enfeksiyondan büyük oranda koruduğu gösterilmiştir.Maruziyet sonrası yapılacak olan aşının veya immunglobulinin enfeksiyongelişimini önlemede veya şiddetini azaltmada etkisi gösterilememiştir.Kabakulakaşısı KKK olarak çocuklarda ilk dozu 12-15.aylar arasında 2. Dozu ise 4-6 yaşarasında uygulanmaktadır. Yetişkinlerde ise kabakulak geçirmemiş olanlara 1957sonrası doğumlular için tek doz aşı uygulama önerilmektedir. Ayrıca kabakulağakarsı aşı bağışıklığı yıllar içerisinde azalabildiğinden salgın dönemlerinde3.bir ek doz aşılama önerilmektedir.(18)

KKK aşısı

KKK aşısı 3 hastalığakarşıda yüksek etkinliği gösterilmiş olan canlı atenue bir aşıdır. Subkutanyolla uygulanır. 2 doz şeklinde uygulanmaktadır.

1.doz 12-15.ayda,2.doz uygulaması ise 4-6 yaşta önerilmektedir.

Türkiye’de aşıtakviminde 12 aylık çocuklarda uygulanırken 2020 temmuz ayından bu yana 1temmuz 2016 sonrası doğumlu çocuklar için 2.doz uygulaması ilköğretim1.sınıftan 48.aya çekilmiştir. 1 Temmuz 2016 tarihinden önce doğmuş olup henüzokula başlamamış çocuklar için ilköğretim 1.sınıfta yapılması planlanmaktadır.Ayrıca ülkemizde 2019’un 11.ayında bağışıklama danışma kurulunda alınan kararagöre 9-11.ay çocuklar için ek doz kızamık aşılama eklenmiştir. Rutin aşılamaprogramındaki 1.doz yerine geçmeyecek olan bu doz 12. Aydan önce yapılmışolması ve 1.dozdan en az 4 hafta önce yapılmış olması gerekmektedir. Çocuklardaülkemizde aşılama bu şekilde uygulanırken yetişkinler için de 1957 öncesidoğumlular bağışık kabul edilmekte olup KKK aşı uygulaması önerilmemektedir.1957 sonrası doğumlular içinse kontrendikasyon yoksa tek doz aşılamayeterlidir.

Kızamık için : Aşınınetkinliği CDC tarafında tek dozdan sonra %93 iken ,2 dozdan sonra %97’yeçıktığı belirtilmiştir. Kızamıkçık için bu koruyuculuk 1.dozdan itibaren %95’inüzerindedir. Kabakulak için bu oran %84-100 arası değişmekle birlikte zamanlaetkinliği azalmaktadır ve kabakulak salgın dönemlerinde ek bir doz aşılamadüşünülmelidir.(18)

KKK aşılama içinkontrendike durumlar (19)

  • Aşıya veya içerisindeki maddelere karşı(neomisin,jelatin vb.) ciddi alerjik reaksiyon
  • Gebe veya gebe kalmak isteyen kadınlarda (aşıdan sonra 1 ay gebelik planlanmamalıdır)
  • İmmun yetmezlik : Primer veya edilnilmiş immun yetmezlikler (Hipogamaglobulinemi, hücresel immun yetmezlik, HIV gibi), lösemi, lenfoma, kemik iliği ve lenfatik sistemi etkileyen diğer maligniteler, sistemik immunsupresif kullanımı

Aşılama sonrası olasıyan etkiler:

Ateş(%5-15), döküntü(%5), lenfadenopati(%5-20), eklem ağrısı verahatsızlığı(%25), hipersensivite reaksiyonları(anaflaksi gibi ciddi reaksiyon0.3-2.1 milyon dozda 1), trombositopeni(25.000-40.000 dozda 1), ateşli nöbet(3.000 dozda 1).(20,21)

KAYNAKLAR

  1. Bester JC. Measles and Measles Vaccination: A Review. JAMA Pediatr 2016; 270:1209
  2. Griffin DE, Bellini WJ. Measles virus. In: Fields' Virology, Fields BN, Knipe DM, Howley PM (Ed s), Lippincott-Raven, Philadelphia 1996. p.1267.
  3. Cherry JD. Measles virus. In: Textbook of Pediatric Infectious Diseases, 6th ed, Feigin RD, Cher ry JD, Demmler-Harrison GJ, et al (Eds), Saunders, Philadelphia 2009. p.2427.
  4. Epidemiology and Prevention of Vaccine-Preventable Diseases (The Pink Book), 12th ed, Atki nson W, Wolfe C, Hamborsky J (Eds), The Public Health Foundation, Washington, DC 2011.
  5. Nandy R, Handzel T, Zaneidou M, et al. Case-fatality rate during a measles outbreak in eastern Niger in 2003. Clin Infect Dis 2006; 42:322
  6. World Health Organization. Response to measles outbreaks in measles mortality reduction se ttings. http://whqlibdoc.who.int/hq/2009/WHO_IVB_09.03_eng.pdf (Accessed on July 08, 20 15).
  7. Centers for Disease Control and Prevention. Measles (Rubeola). http://www.cdc.gov/measles /hcp/index.html (Accessed on July 08, 2015)
  8. Centers for Disease Control and Prevention, Measles Cases and Outbreaks report, 2021
  9. Veale H. History of an epidemic of Rötheln, with observation on its pathology. Edin Med J 1866; 12:404.
  10. Hiro VY, Tasaka S. Die Röteln sind eine Viruskrankheit. Monatsschr. Kinderheilk 1938;76:328.
  11. Best JM, O'Shea S, Tipples G, et al. Interpretation of rubella serology in pregnancy--pitfalls and problems. BMJ 2002; 325:147.
  12. CDC. Rubella. In: Epidemiology and Prevention of Vaccine-Preventable Diseases, 12th Ed, Atki nson W, Wolfe C, Hamborsky (Eds), Public Health Foundation, Washington, DC 2011.
  13. . Best JM, Icenogle JP, Brown DWG. Rubella. In: Principles and Practices of Clinical Virology, 6t h Ed, Zuckerman AJ, Banatvala JE, Schoub BD, et al (Eds), John Wiley & Sons, Ltd, West Sussex, UK 2009. p.561
  14. American Academy of Pediatrics. Rubella. In: Red Book: 2018 Report of the Committee on Inf ectious Diseases, 31st ed, Kimberlin DW, Brady MT, Jackson MA, Long SS (Eds), American Aca demy of Pediatrics, Itasca, IL 2018. p.705.
  15. Centers for Disease Control and Prevention. Mumps Cases and Outbreaks. https://www.cdc. gov/mumps/outbreaks.html (Accessed on November 22, 2016).
  16. Watson JC, Hadler SC, Dykewicz CA, et al. Measles, mumps, and rubella--vaccine use and strategies for elimination of measles, rubella, and congenital rubella syndrome and control of mumps: recommendations of the Advisory Committee on Immunization Practices (ACIP). MMWR Recomm Rep 1998; 47:1
  17. Casella R, Leibundgut B, Lehmann K, Gasser TC. Mumps orchitis: report of a mini-epidemic. J Urol 1997; 158:2158.
  18. Centers for Disease Control and Prevention. Manual for the Surveillance of Vaccine-Preventa ble Diseases. Chapter 9: Mumps. https://www.cdc.gov/vaccines/pubs/surv-manual/chpt09- mumps.html (Accessed on April 06, 2018).
  19. McLean HQ, Fiebelkorn AP, Temte JL, et al. Prevention of measles, rubella, congenital rubella syndrome, and mumps, 2013: summary recommendations of the Advisory Committee on Immunization Practices (ACIP). MMWR Recomm Rep 2013; 62:1.
  20. American Academy of Pediatrics. Measles. In: Red Book: 2018 Report of the Committee on In fectious Diseases, 31st ed, Kimberlin DW, Brady MT, Jackson MA, Long SS (Eds), American Ac ademy of Pediatrics, Itasca, IL 2018. p.537.
  21. Di Pietrantonj C, Rivetti A, Marchione P, et al. Vaccines for measles, mumps, rubella, and varicella in children. Cochrane Database Syst Rev 2020; 4:CD004407.